İlişkilerde yaş farkı her vakit tartışmalı bahislerden biri. Kimine nazaran sorun değilken kimine nazaran ise uzun vadede kahır çıkarabiliyor. Lakin uzmanlar, problem yaş farkından çok, çiftlerin belirli mevzularda anlaşabilmesi diyor. Bilhassa çocuk konusu, sıhhat durumu ve hayata bakış açısı üzere bahislerin en baştan konuşulması gerektiğini söylüyorlar. Pekala yaş farkı olan bir alakayı sıkıntısız yürütmek mümkün mü?
Detaylar içeriğin devamında!
İlişkilerde yaş farkı, her vakit büyük bir tartışma konusu olmuştur.
Ancak uzmanlara nazaran her şey yasal olduğu sürece ve taraflar ortak bedellere sahip olduğu konusunda hemfikirse, yaş farkı bir alakaya mani olmamalı.
Buna karşın, yaş farkı olan bir bağa başlamadan evvel çiftlerin birtakım kritik mevzuları kesinlikle konuşması gerektiği söyleniyor. Bu bahislerin başında da çocuk sahibi olup olmama sıkıntısı geliyor. Danışman Sedef Salim, aşkın denetim edilemeyen bir şey olduğunu belirtirken, yaş farkının vakitle kimi zorlukları beraberinde getirebileceğini söylüyor. Metro’ya verdiği röportajda, bilhassa jenerasyonlar ortası farkın ebeveyn-çocuk münasebetine emsal bir dinamik yaratabileceğini ve bunun problemlere yol açabileceğini söz ediyor. Hatta evvelki evliliklerden olan çocukların, yeni partnerle tıpkı yaşta olabileceğini ve bunun da ilgide karmaşıklık yaratabileceğini ekliyor.
Bu yüzden, çiftlerin çocuk sahibi olma konusunu en baştan konuşmasının değerli olduğunu vurguluyor.
‘Sizden daha büyük olan partnerinizin evvelki alakasından çocukları olup büyüttüğü bir devir olabilir. Tekrar çocuk sahibi olmak konusunda nasıl hissediyor? Yaşı, bu sürece tekrar başlamaya uygun mu? Ya da yaşın doğurganlık üzerindeki tesiri ne olacak?’ üzere soruların yanıtlanması gerektiğini söylüyor. Tıpkı vakitte, sıhhat bahislerinin da yaş farkı olan münasebetlerde göz önünde bulundurulması gerektiğini belirtiyor.
Tabii bu mevzular biraz hassas olabilir ancak şayet ilgide sevgi, itimat, kabul ve sorumluluk duygusu varsa, yaş farkının manası her çift için farklı olabilir.
Psikoterapist ve müellif Toby Ingham ise, bir çift için ülkü yaş farkının kesin bir formülü olmadığını belirtiyor. Evvelden kullanılan ‘yaşının yarısı artı yedi’ kuralının artık pek geçerli olmadığını düşünüyor. Ona nazaran, geçmişte çiftlerin yaşıt olması gerektiğine dair bir anlayış vardı zira kültürel kıymetler, ilgi alanları ve ömür şekli açısından sorun çıkabilir diye düşünülüyordu. Lakin günümüzde farklılıkları olağanlaştıran ve kapsayıcılığı teşvik eden bakış açısıyla, bu tıp kalıpların artık eskisi kadar belirleyici olmadığı söylenebilir.